Geçen hafta bugün ‘’Kocaeli’deki büyük vurgunda kimler var?’’ başlıklı yazımda Kocaeli’de Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı Mesleki Eğitim Merkezi (MESEM) üzerinden yapılan bugün vurgun ile yine Kocaeli’deki dernekler üzerinden yapılan büyük yolsuzluklar üzerine bir yazı yazmıştım.
Yazı sadece Kocaeli’de değil Türkiye’de büyük ses getirdi.
Yazdığım yazı noktasından virgülüne kadar doğruydu.
Yazımın bugün de sonuna kadar arkasındayım.
Ancak o gün, benim dışımda gelişen bazı olaylar oldu.
Ulusal kanallardan bazıları yazının bir kısmını alarak tartışma programlarına konu edip Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ni hedef aldı.
Özellikle ulusal yayın yapan bir televizyon kanalı, canlı yayında bu yazı üzerinden Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın ile ilgili saçma sapan iddialarda bulundu.
Ayrıca milyonlarca kişinin takip ettiği sosyal medya mecralarında alıntı yapılan yazımın sonuna bazı eklemeler yapılarak sanki yazının muhatabı Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Başkan Tahir Büyükakın gibi gösterildi.
Oysa gerçek bambaşkaydı.
Konu tamamen Mesleki Eğitim Merkezi (MESEM) ve Kocaeli’deki dernekler üzerinden yapılan üzerinden yapılan bugün vurgun ile ilgiliydi.
İşte bu gerçekleri bir kenara bırakıp Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Başkan Tahir Büyükakın’ı hedef gösterdikleri için yazıyı yayından kaldırma kararı aldık.
‘Aldık’ diyorum, çünkü yazının yayından kaldırmasına sadece ben karar vermedim.
Elbette gönlüm yazının yayından kaldırılmasına rıza göstermedi.
Ancak bazen gönlünüz rıza göstermese de başka gönüllerin haksız yere kırılmasına kayıtsız kalamazsınız.
Geçen hafta da böyle oldu ve yazıyı yayından kaldırmak zorunda kaldık.
Gelen telefon, mesaj ve maillerden bazıları şaka yoluyla da olsa maddi bir menfaatim olup olmadığını soranlar oldu.
Daha da açıkçası ‘’Kaç para aldın’’ diye mesaj atanlar oldu.
Allah şahidim olsun, bir lira almadığım gibi paranın konusu bile edilmemiştir.
Yine Allah şahidim olsun, her hangi bir yazımı maddi bir menfaat karşılığında kaldırdığım da olmamıştır.
Bundan önce hem yazdığım yazılar ve hem de gelen istihbaratlardan sonra bazı yakın arkadaşlarımı araya koyarak milyonlarca lira para teklif eden insanlar olmuştur.
Onlar da dahil olmak üzere yazdığım bir yazımın kaldırılması için hiç kimseden bir lira maddi menfaat temin etmediğim gibi bu tür tekliflerin tekrarı halinde kendilerini kamuoyuna açıklayacağımı da ifade etmişimdir.
Bazılarına gazeteci arkadaşlarım, bazılarını da siyasetçiler de şahittir zaten.
Çünkü bu teklifler hep aracılar vasıtasıyla ve açık bir şekilde olmuştur.
Bu vesile ile burdan tekrarlayarak söylemek isterim ki, birilerinin hakkında yazı yazdım diye bana para teklifinde bulunulması büyük ahlaksızlıksa, eğer ben o parayı alıyorsam o daha büyük ahlaksızlık hatta şerefsizliktir.
Şu zamana kadar namusumla, onurumla, şerefimle bu mesleği yaptım, bu saatten sonra şerefsizce yaşamaya hiç niyetim yok.
Ayrıca geçen hafta benim yazımda hiç konusu geçmediği halde bazı çevrelerde Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın bu tür yolsuzluklarla ilişiklendirilmesi beni ziyadesiyle üzmüştür.
Görev yaptığı bütün meslek yaşamı boyunca her zaman iktidara ve iktidardakilere muhalefet olan meslek büyüğümüz ve kısa bir süre beraber çalıştığımız rahmetli Güngör Arslan’ın Tahir Başkan’la ilgili bir sözünü hiç unutmuyorum.
Rahmet Güngör Ağabey’e sağlığında ‘’Tahir Başkan’ın isminin karıştığı bir yolsuzluk gördün mü, sana böyle bir duyum hiç geldi mi?’’ diye sormuştum.
Rahmetli bana aynen şunları söylemişti : ‘’Tahir Başkan’ın isminin karıştığı ne yolsuzluğuna ne ne de kadın kız olayına rastlamadım’’
Şimdi böyle bir adamı yolsuzlukla itham etmek abesle iştigal değildir de nedir?
Allah’ım hepimizi iftiralardan ve kötü insanlardan korusun. (Amin)
Bana iftira atanları ben de Allah’a havale ediyorum.
Çünkü Allah bana yeter.
------------
BİR SÖZ:
‘‘Bizi hiç tanımadan hakkımızda kötü düşünenler bize haksızlık etmiş sayılmazlar, çünkü, bize değil kafalarında oluşturdukları hayalete saldırıyor onlar’’