Tahsin  Keskin

Olmadı Sayın Hürriyet olmadı!

Tahsin Keskin

Ben CHP’li değilim, hiç de olmadım.

Buradan Atatürk’ü sevmediğimi kimse çıkartmasın sakın.

Bu ülkeyi sevip de Atatürk’ü sevmeyeni anlayabilmiş değilim zaten.

Türkiye Cumhuriyeti’ni seveceksin, bayrağını seveceksin, milletini seveceksin ama Atatürk’ü sevmeyeceksin.

Bu pek mantıklı bir sevgi gelmiyor bana.

Dogmatik bilgilerle yetiştirilenlerin sevmemelerini anlayabilirim ama saygı duymamalarını asla kabul edemem.

Mustafa Kemal’in askeri dehasından sonra büyük mücadelelerle kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin gelişiminin siyasi safhaları içinde yer alan CHP’nin kuruluşunu ve kuruluş amacını bilmeyenler günümüz siyasetini de anlayamazlar.

Bunlara CHP’liler de dahil.

Atatürk, CHP’yi Türkiye Cumhuriyeti’nin ilelebet tek siyasi partisi olsun diye kurmadı.

Çok partili siyasi hayata geçişin ilk adımının öncesidir CHP.

Birkaç başarısız adımdan sonra nihayet Türkiye’de çok partili siyasi hayata geçilmişti.

İşte bundan sonra bir daha tek başına iktidar yüzü göremedi CHP.

CHP’nin tek başına iktidar olamamasının sebeplerini İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in billboardları süsleyen afişlerini dün görünce bir kez daha anladım.

Afişlerde neler olduğuna gelmeden önce İmamoğlu ile ilgili küçük bir not düşmek istiyorum.

İlk genel seçimlerde Recep Tayyip Erdoğan’ın karşısına Ekrem İmamoğlu’nu çıkartacaklar.

İmamoğlu’nun il il gezmesinin sebebi bu.

Şimdiden hazırlıyorlar. Yoksa hangi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı için, illeri tek tek gezip miting havasında buluşmalar tertiplendi.

Bunlar sıradan buluşmalar değil. Planlı ve uzun vadeli hesaplar.

Erken genel seçim olsa bile bu kararları değişmeyecek. Yani İmamoğlu’nun görev süresi dolmadan bir erken genel seçim olsa dahi İmamoğlu’nu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan istifa ettirip, Erdoğan’ın karşısına aday koyacaklar.

Bu özeti geçtikten sonra şimdi gelelim başlığımızdaki ‘’Olmadı Sayın Hürriyet, olmadı’’da neyin olmadığına.

Biliyorsunuz İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 19 Ekim Cumartesi yani bugün saat 15:00’te İzmit’e geliyor.

İzmit Belediyesi’nin billboardlardaki ilanlarında dün Sayın Hürriyet ile Sayın İmamoğlu’nun resmini görünce ‘’eyvah’’ dedim.

Gitti Hürriyet, gitti İmamoğlu!

Bunu taraf olduğum için söylemedim. Sadece sosyolojik gerçeğe aykırı gördüğüm için üzüldüm doğrusu.

Çünkü bu resmi bundan sonra halkın hafızasına yazdıracak rakipleri.

Hem İmamoğlu’nun hem de Hürriyet’in bundan sonraki ilk seçimlerinde bu resimler gündeme gelecek.

Bu görseli kim düşündüyse gerçekten halt etmiş.

Bir siyasetçi için toplumsal gerçekler her zaman göz önünde tutulmalıdır.

Neydi bu resim böyle!

Başrol oyuncuları gibi birbirinin gözlerine bakan, sevgi ile gülümseyen, bir birinin omuzlarına uzatılmış eller ile bu başkanlar ne mesaj veriyor acaba?

Bu bir filmin galası mı Allah aşkına?

Siz hangi ülkede yaşıyorsunuz?

Olmadı Sayın Hürriyet, olmadı.

Ne sizin ne İmamoğlu’nun içinde zerre kadar kötülük olmadığını elbette biliyorum ve buna yürekten inanıyorum. Tamamen masumane, tamamen gelecekteki liderinize bağlılığınızı ilan etmek için çekilmiş saf ve temiz bir resim olsa da bunu billboardlarda yayınlamak olacak iş değildi Sayın Hürriyet.

Sayın Hürriyet’in şunu çok iyi anlaması gerekiyor.

Siz İzmit Belediyesi’ne sadece CHP’nin oylarıyla başkan olmadınız.

İzmit her ne kadar modern gibi görünen insanların olduğu bir ilçe olsa da özünde muhafazakar bir bölge.

Bunu nasıl unutursunuz?

CHP seçmeni bu resmi hazmedebilir ama size oy veren diğer kesimler bu resmi kafasına yazar. Hatta yazdırırlar…

Bildiğim kadarıyla bir dahaki seçimlerde Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı düşünüyorsunuz.

O zaman size bazı tavsiyelerim olacak.

Birincisi Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı için CHP’nin oyları yine size yetmeyecektir. Bu yüzden muhafazakar kesime ters gelen hareketlerden uzak durun. Hatta onları kazanmaya çalışın.

İkincisi milletvekili iken nasıl STK’larla ve sokaklarda esnafla iç içe olduysanız şimdi de öyle olun. Gidin ara sıra esnafı ziyaret edin.

Üçüncüsü Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı ile kavgalı olmayacağım imajını vermemek için her dediğine evet demeyin. Cesur olun. Gerektiğinde çatır çatır kavganızı edin. Ancak hep haklı olun.

Dördüncüsü şahsi menfaatçilerden uzak durun. Hep dik duruşunuz olsun. Bu millet delikanlı kadınları çok sever ve sevdiğini kimseye yedirtmez çünkü.

Beşincisi sizi hep alkışlayanları değil, eleştirenleri de dinleyin. Sizinle aynı siyasi görüşte olmasa da insanların gönlüne girin.

Bir de CHP’li olup, CHP’lilerin bile hiç sevmediği ve kendini gazeteci zannedenlerden uzak durun. Onlardan kimseye bir fayda gelmemiştir şu zamana kadar, size de gelmez. Buna emin olun. Bu dediğimi de yazın bir kenara lütfen.

Yazarın Diğer Yazıları