Hayatımda hiçbir zaman sözümü yemedim.
Kimseye hainlik yapmadım, arkadan vurmadım.
Bir sözüm varsa direkt sahibine söyledim.
Her zaman adam gibi adamlarla yol yürüdüm.
Adamlığına inanmadıklarıma da yol verdim.
Ancak ihanetleri, yanlışları, yamukları da hiç affetmedim.
Hak ettiği değer neyse onu verdim.
Ancak bir laf vardır, ‘’ İtin hatrı yoksa sahibinin hatırı vardır’’ diye…
Şimdi yazacaklarım işte tam da bu hesap.
Son dönem içerisinde çok kaliteli, düzgün, adam gibi bir adam tanıdım.
Namuslu, şerefli, itibarlı, haysiyetli bir o kadar da sözünün eri genç bir avukat.
Adam gibi adam,
Ben ona ‘’Kardeşim’’ dedim, var mı ötesi?
İşte bu kardeşimin benden bir ricası olmuştu…
Genç kardeşim bana KOTO Başkanı Necmi Bulut’un seninle ilgili bir derdi olmadığını söyleyerek hep ortayı bulmaya çalışırken Necmi Bulut ile ilgili de her hangi bir yazı ve haberin yazılması hususunun kendisini üzeceğini belirterek bu konuda hassasiyetle davranmamı rica etti.
Çok zor bir şey mi istemişti benden?
Evet çok zor istekti bu aslında.
Bu kentin ve kentteki iş dünyasının hiç de hak etmediği ancak siyasal konjonktürün bir anda ortaya çıkarttığı, o koskoca bildiğimiz Kocaeli Ticaret Odası’nın küçücük düşünen ve girift ilişkiler içinde olan başkanı Necmi Bulut hakkında onca yazılması gereken şey varken nasıl susabilirdim.
Ama sustum, konuşmadım, yazmadım.
Çünkü kardeşim dediğim dostuma söz vermiştim, yazmayacağım, haber yapmayacağım diye.
Ancak, gazeteci arkadaşlarım Necmi Bulut’un geçen hafta mahkemede benim hakkımda kullandığı ifadeleri bana gönderince doğrusu hiç şaşırmadım.
Hatta çok mutlu olduğumu söylesem inanır mısınız?
''Güya ben çete üyesiymişim, üstelik paralar da benim hesapta toplanıyormuş.''
Ben kendimden, beni tanıyanlar benden emin olduğu için Necmi Bulut’un mahkemede benim hakkımda söylediklerinin zerre kadar önemi yok.
Ancak dostuma verdiğim sözü yere düşürmediğim için mutluydum ben.
Çok da yakıştı sana Necmi Bulut!
Şimdi bundan sonrasını sen düşün Necmi Efendi.
Necmi Bulut hakkında bu kentin bilmesi gerekenlerin zamanı geçmeden yazı dizilerime başlıyorum artık.
Şaka yapmıyorum.
Yazıları ‘’Arkası yarın’’ şeklinde yayınlayacağım.
Bu kentte yaşanan o kadar çok ve büyük pislik varken öyle bir köşe yazısı ile biter mi sandınız?
Birkaç konu başlığı şimdiden verelim o zaman;
-Yaklaşık iki yıl kadar önce Yahya Kaptan’daki görüşmemizde Necmi Bulut, bana neler anlattı?
-KOTO’nun okulunda kimleri işe aldığını ballandıra ballandıra anlattı bana?
-Necmi Bulut, kimi silahla vuracağını söyledi?
-Ses Kocaeli Gazetesi’ne gizliden nasıl maddi destek vermek istedi?
-Necmi Bulut resmi belgede sahtecilik yaptı mı?
-Necmi Bulut, hapis yattı mı?
-Necmi Bulut, hapis yattıysa KOTO Başkanı nasıl oldu?
-Tahir Başkan’ın ismini Başkan’ın hiçbir haberi ve bilgisi olmadan nerelerde ve nasıl baskı unsuru olarak kullandılar?
-Gazetelerin hakkında yazı yazmaması için Necmi Bulut, kimleri aracı olarak kullanıyordu ve ne teklif ediyordu?
Bunların hepsini ya belgeli ya da şahitli olarak açıklayacağım.
Yazı dizimiz yarın başlıyor.
YARIN: Necmi Bulut, kimi silahla vuracağını söyledi?
