KADEM kime hizmet ediyor? - Tahsin Keskin

KADEM kime hizmet ediyor?


Kısa adı KADEM olan Kadın ve Demokrasi Derneği'ni duymayanınız kalmamıştır artık.
2013 yılında kurulan derneğin kurucu üyeleri arasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’da bulunuyor.    

Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) misyonlarını ‘’Kadının insanlık onurunu teslim etmek üzere savunuculuk yapan bir sivil toplum kuruluşudur’’ şeklinde tanımlıyor.

KADEM’in dün basına servis ettiği haberde 16 sorudaki cevaptan oluşan uzun bir yazı ile İstanbul Sözleşmesine tam desteğini ilan ediyor.

KADEM’in bu açıklamasından sonra aklımda deli gibi sorular oluşmaya başlayınca bu derneği araştırmaya başladım.

Araştırınca bu derneğin kurucu üyeleri arasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kızının olduğuna hala inanamıyorum.

Önce KADEM’in büyük bir sadakatle bağlılığını ilan ettiği İstanbul Sözleşmesinin en önemli unsurunu sizinle paylaşmak istiyorum.

İstanbul Sözleşmesi ile eşcinsellere yasal edinimler getirerek ilerleyen zamanlarda eşcinsel evliliklerin zeminini oluşturmayı hedefliyorlar.

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş'un kamuoyunda tartışmalara neden olan İstanbul Sözleşmesi ile ilgili 'iptal' sinyali vermesi ilk önce Kadın ve Demokrasi Derneği'nin (KADEM) tepkisine yol açmış ve söz konusu dernek İstanbul Sözleşmesi’ne açık açık destek vermiştir.
KADEM’in önceki çalışmalarını gözden geçirdiğimizde hiç de o kadar masum olmadığını göreceksiniz.

Birincisi bu derneğin milyonları bulan kiralarını kimlerin karşıladığını bilmiyoruz.

Sadece kiralar mı?

Şu anda oluk oluk para harcadıkları dergi, broşür, el ilanı, lüks otellerdeki toplantı, seminer ve kamu spotlarının kaynağı nedir?

Kurumlara konuşmacı olarak gönderilenlerin masraflarını kimler karşılıyor?

İddialara göre bütün bunlar Avrupa Fonu’ndan karşılanıyormuş.

O zaman hemen şu soru akla geliyor;

Avrupa Fonu bu paraları ne amaçla veriyor ve KADEM’den ne bekliyor?

KADEM’in bundan önceki yaptıklarına bir göz gezdirelim isterseniz.

KADEM’in çalışmalarında çoğunlukla gelinlikle ağlayan kadınlar, yüzü gözü morarmış kadınlar, sıkılmış erkek yumruğu, çocuğuna korkuyla sarılmış kadın ve tepelerinde onlara vurmak için hazır bir erkek figürleri bulunuyor.

O afişleri ve tanıtımları gören erkekler de bile, ''biz çok aşağılık varlıklarız algısını'' yaratıyor.

Elbette bu tanıtımları gören kadınlar erkeğine minnet etmez.

Hatta en ufak bir şeyde bile çıngar çıkarır.

Örneğin o kitapçıklarda yer alan  “Eşler (Kadın) çalışmak için kocasından izin almak zorunda değil.” algısıyla ne yapılmak isteniyor diye düşündünüz mü acaba?

Ev hanımlarını “ücretsiz aile işçisi” diye yine bu kitapta tanımlamışlar.

Yaratılmak istenen algı çok mu masum sizce de!

Daha neler yok ki bu kitapçıklarda!

İşin özeti şu; Türkiye’deki aile yapısına dinamik koymak için bizi kendimizle vurmaya başladılar.

Üstelik bunu devletin bir numaralı adamının kızının adını kullanarak yapıyorlar.

Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’a sesleniyorum;

Gördüğümüz kadarıyla KADEM çok da hayırlı bir kuruluşa benzemiyor, o yüzden hiç değilse kızınızı bunların içinden çıkarın da sizi sevenleri bu dernekle vurmasınlar artık.

[email protected]

YAZIYI PAYLAŞ!

YAZARIN SON 5 YAZISI
28Mar

İzmit’te büyük sürpriz!

27Mar
25Mar

Bir iftardan daha fazlası!

22Mar
21Mar

Kandırıldık!