Geçen Pazar günü evdeyim. Tam bir sonbahar havası var.
Evden çıkmamaya karar verdim. Kendim için günün programını yaptım; saat 15.30’da Kocaelispor- Fethiye maçını takip edeceğim.
Akşama İngiltere’den Arsenal-Liverpool, Türkiye’den Fenerbahçe- Karagümrük maçlarını programıma yazdım. Her maç için buz gibi biralarım da dolapta hazır…
Sabah kahvaltısı sırasında telefonuma bir mesaj geldi. İzmit Belediyesi mesajı atmış.
Halk TV’de cumartesi ve pazar günleri yayınlanan Serhan Asker’le Görkemli Hatıralar Programı, geçen Pazar günü İzmit’ten yapılmış.
Serhan Asker ve Halk TV ekibi, KYÖD lokalinin çatısına konuşlanmış. Bu program her hafta farklı bir il veya ilçe merkezinden canlı yayınlanıyor.
Hem o ilin özellikleri, tarihi anlatılıyor, o ilin saygın insanları ekranda konuşuyor, hem de birbirinden güzel şarkılarla izleyenlere keyifli bir hafta sonu sabahı yaşatılıyor.
………….
Evin bana ait televizyonunda zaten Halk TV en çok izlenen, en popüler kanalların başında geliyor. Ya Lig TV’den maç, ya Halk TV’den haber veya siyasi tartışma programlarını izliyorum.
Kahvaltıyı çabuk bitirip Halk TV’yi açtım. Görkemli Hatıralar Programı başlamış...
Programın yapımcısı ve sunucusu Serhan Asker sık sık kameramanlara, “Şu arkamızdaki Körfez manzarasını çekin. Herkes bu güzelliği görsün” diyor..
KYÖD terasından İzmit Körfezi manzarası gözüktükçe bir İzmitli olarak benim de anılarım canlanıyor.
Ne güzel günlerimiz, akşamlarımız yaşanmıştır o KYÖD terasında... Ne keyifli dost sofraları kurmuş da İzmit’i konuşmuşluğumuz olmuştur...
KYÖD terasından ön tarafa bakarsanız İzmit Körfezi’ni görürsünüz.
Aynı terastan arka tarafa bakarsanız Saat Kulesi’ni, yemyeşil tarihi ağaçların arasındaki Av Köşkü’nü görürsünüz.
Önlü arkalı manzarası muhteşemdir bu terasın...
………………….
Bu şehrin, İzmit’in aydın, demokrat, yaşamayı seven kesimi, özellikle son 20 yılda çok şey kaybetti.
Bu şehrin değer verdiği, bu şehre değer veren hemen her şey elimizden alındı, ufalandı, parçalandı.
Kaybettiğimiz bu değerlerden biri de ne acıdır ki KYÖD’dür…
Sefa Sirmen döneminde yapılan Metropol İş Merkezi’nin muhteşem çatısı KYÖD’e verilmişti.
Sağ olsun, sonrasında İbrahim Karaosmanoğlu da, üstelik elinde pek çok gerekçe olmasına rağmen KYÖD’e ve lokaline dokunmadı.
Hatta şimdi ki Başkan Tahir Büyükakın da KYÖD’e jest yaptı. Lokali ellerinden alabilir, KYÖD’ü sokağa atabilirdi, yapmadı.
Ama KYÖD kendi kendini yedi. Kendi kendini dolandırdı. Bu kentteki sözde sosyal demokrat tiplerin elinde göz göre göre batırıldı.
Borç batağına sokuldu. Benim gibi pek çok üyeyi kırdılar, üyelikten attılar…
İzmit’te kaliteli yemek yiyebileceğimiz, bu kaliteli yemeğin yanında kaliteli bir şarabı bulabileceğimiz ender yerlerden biriydi KYÖD lokali.
Hele bahar ve yaz aylarında o terasın keyfi anlatılabilir gibi değildi.
İzmit’te sanat, edebiyat, resim gibi alanlarda düzenlenen kalbur üstü toplantıların hepsi burada yapılırdı.
Hepsi bitti.
Ben, yemeği içmeyi seven adamım, bir dönem KYÖD lokaline en çok uğrayan adamdım, yıllar var, o binaya, KYÖD lokaline girmedim.
Bir daha ne zaman girerim, bunu da Allah bilir.
………………….
Neyse, Görkemli Hatıralar Programı çok güzeldi… KYÖD terasından masmavi Körfez’i gösteren kameralar biraz doğuya döndüğünde Fuar alanını, batıya döndüğünde Seka alanını gösteriyordu.
Her ikisi de dağıtılmış, yıkılmış, sözüm ona Millet Bahçesi yapılmış muhteşem alanlar.
Programda konuşan tek İzmitli Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’ti.
Sanki sırf Fatma Hanım konuşsun diye, başka kimse alınmamıştı.
Fatma Hanım çok şıktı, çok güler yüzlüydü falan ama bir İzmitli olarak İzmit hakkındaki bilgisi, hele eski İzmit hakkındaki bilgisi beni hiç tatmin etmedi.
İzmit belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet konuşuyordu da, Fatma Hanım Fuar’ı bizim gibi yaşamamıştı.
Fatma Hanım, eski üreten Seka’yı bizim gibi bilmezdi.
Nitekim, konuşurken sadece kendi çapında siyaset yapabildi. Hiç nostalji yapamadı.
Belki programı izleyen pek çok kişiye sempatik gelmişti. Ama bir İzmitli olarak İzmit hakkındaki bilgileri beni hiç tatmin etmedi.
…………..
Programda Nebil Özgentürk imzalı İzmit belgeseli gösterildi.
İzmit Gar’ında Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün karşılanışı, o karşılamada Halide Edip Adıvar’ın da bulunuşu gösterildi. Atatürk’ün ilk kez “Cumhuriyet” lafını, kadın hakları ve devrimleri telaffuz ettiği Kasr-ı Hümayun’daki basın toplantısı anlatıldı.
Programa Cem Karaca imzalı şarkılar büyük renk kattı. Moğollar seslendirdi. Cem Karaca’nın başarılı bir sanatçı olan oğlu seslendirdi.
Programın bir yerinde Serhan Asker , Fatma Hanım’a dönüp, “Cem Karaca’yı sever miydiniz?” diye sordu.
Fatma Hanım, “Çok severdim. Hep Cem Karaca dinlerdim” dedi.
Bunun üzerine Serhan Asker, “En sevdiğiniz şarkısı hangisiydi?” diye soracak oldu. Fatma Hanım düşündü düşündü, bir tane Cem Karaca şarkısı hatırlayamadı.
Program, Körfez manzarası eşliğinde Cem Karaca’nın “Tamirci çırağı” parçasıyla sona erdi.
Cem Karaca’nın oğlu ve Moğollar Grubu ile birlikte “Tamirci Çırağı”nı evde ayakta, bağıra bağıra söyledim.
Ey bizim kuşağın gençliği…
Ey bizim gençliğimizdeki İzmit…
Bu şehrin güzel insanlarını ve bu şehrin güzel yıllarını gerçekten çok özlüyorum.