Yaşadığımız, tanık olduğumuz, gördüğümüz kimi olaylar, bir İzmitli olarak benim içimi çok sıkıyor, çok üzüyor...
Yaşadığımız bu kent, bundan 25-30 yıl kadar önce bu ülkenin en popüler, en gözde, en imrenilen kentiydi. Ama bugün geldiğimiz noktada, bu ülkedeki 81 vilayet içinde yaşam kalitesinin en düşük olduğu, en pespaye, en fazla sorun yaşayan kentlerin başında geliyoruz.
Bu kent hala bu ülkeyi besliyor. Bu kent üretiyor..
Havası, denizi aşırı kirlenmek pahasına üretiyor.
Trafikte büyük sorunlar yaşamak, tırlar arasında karınca gibi kalmak pahasına üretiyor, ihracat yapıyor, ithalat yapıyor.
Bu kent hala kişi başına devlete en fazla vergi ödeyen kentler sıralamasında zirvede bulunuyor.. Ama bu kentin hiçbir yerde sözü geçmiyor. Bu kentin ve bu kenti temsil eden siyasetçilerin hiçbir ortamda itibarı bulunmuyor.
……………………
Anlatmak istediklerime çok fazla örnek verebilirim.
Mesela dün büyük bir tören yapıldı. Malum, devlet toplu konut projesi başlattı. Dün, 17 kentte 5.685 sosyal konut için toplu temel atma töreni düzenlendi.
Türkiye’de konut ihtiyacının en fazla olduğu, konut ve kira fiyatlarının en fazla uçtuğu kentlerin başında bizim şehrimiz gelir. Eskiden olsa, böylesi bir projede ilk temel atma törenlerinin düzenlendiği kent, bizim kentimiz olurdu. Ama dün temel atma töreni yapılan 17 il arasında bizim şehrimiz yoktu.
Çok net hatırlıyorum… Bu konuda pek çok manşet atmış, bu konu hakkında çok makale yazmıştım.
Rahmetli Ecevit’in Başbakan, Devlet Bahçeli’nin Başbakan Yardımcısı olduğu dönemde, yıllar önce Körfez İlçe Yarımca Barbaros Mahallesi’nde bir akaryakıt tesisinde patlama olmuş, gariban insanlar hayatını kaybetmişti.
17 Ağustos 1999 depreminde TÜPRAŞ’ta yangın çıkmış, Barbaros Mahallesi’nde yaşayan insanlar nereye kaçacaklarını şaşırmıştı.
O dönemde meclisten karar çıktı. Körfez İlçe Barbaros Mahallesi için “Acil kamulaştırma“ kararı alınmıştı. Türkiye’deki ilk büyük kentsel dönüşüm uygulaması bu bölgede yapılacak, Barbaros Mahallesi’ndeki bütün konutlar kamulaştırılıp, bu insanlar için uygun şartlarda yeni evler yapılacaktı.
Aradan, neredeyse 30 yıl geçti. Önceki gün yine bu bölgedeki bir akaryakıt dolum tesisinde yangın çıktı, patlamalar oldu. İnsanlar kaçacak yer aradı, bulamadı.
30 yıldan beri, adeta hepsi birer bomba niteliğindeki fabrikalar, dolum tesisleri arasında yaşayan Barbaros Mahallesi’ndeki “Acil kamulaştırma“ kararı uygulanamadı. O bölgedeki insanlar bu riskten kurtarılamadı.
……………….
Bu şehrin futbol takımı, Türkiye’nin en üst liginde, Türkiye’nin en popüler takımıydı. Hemen her yıl Avrupa Kupaları’nda ülkemizi temsil ederdi.
Bu kentin basketbol (kadın, erkek), voleybol (Kadın, erkek) takımları Türkiye’nin en üst ligindeydi. Avrupa kupalarında ülkemizi temsil ederdi.
Bu şehrin pehlivanları yaz aylarındaki yağlı güreş turnuvalarında sürekli altın kemerleri toplardı.
Bu şehrin buz sarayında Avrupa artistik patinaj şampiyonaları düzenlenirdi.
Bu şehirde güzellik yarışmaları, şarkı, beste yarışmaları yapılırdı.
Bu şehirde hemen her akşam tiyatro gösterileri olurdu.
Eğlence fuarımız vardı. Büyük konserler olurdu.
Kapalı Fuar Merkezi’miz vardı, otomotivden inşaat sektörüne kadar her alanda Türkiye’nin en büyük fuar organizasyonları yapılırdı.
Körfez’de yelkenli tekneler süzülürdü.
Ortasından günde 60 tren geçen şehirde ahlak vardı, düzen vardı, kalite vardı…
Şimdilerde bakın, ne hallere düştük.
Türkiye’nin 17 kentinde toplu konut projelerinin temeli atılıyor, bizim şehrimizde “Tık” yok…
…………
Eskiden İzmit’ten iki gün ayrılıp Türkiye’nin başka bir şehrine gitsek, hemen şehrimizi özler, “Biz cennette yaşıyormuşuz da haberimiz yokmuş” derdik.
Şimdilerde bütün iller hamle yaptı. Bütün kentlerde yaşam standartları yükseldi, insanlar daha mutlu yaşar hale geldi.
Ama benim kentim hala “Barlar Sokağı’nda cinayet” olaylarını tartışıyor.
Neden böyle olduk, neden bu hallere düştük, neden bu kadar gözden ve gönülden düştük diye düşünüyorum bazen...
Aklıma gelen ilk konu, bu kent siyasetindeki kalite kaybıdır.
Ülkenin en kaliteli valileri bu kentte görev yapmıştı.
Sefa Sirmen, İbrahim Karaosmanoğlu gibi karizmatik belediye başkanlarımız olmuştu. Ankara' da itibarları xardı
Bu kentin seçtiği milletvekillerinin kalitesi vardı. Çoğu ‘Bakan’ sıfatını kazanmıştı..
Şimdi ki halimize bakın!
Engin Koyun Kocaelispor Başkanı, Necmi Bulut KOTO Başkanı…
Milletvekillerimizi say desem, isimlerini sayamazsınız.,
Bu kentin siyasi gücü olmadığı için; büyük paralar harcanarak yapılan havaalanımıza uçak inmiyor
Bu kentin sadece futbol takımı küme düşmedi değerli okurlarım, sevgili hemşerilerim..
Bu kent, komple küme düştü...
Bir zamanlar bu ülkenin en gözde, en popüler, en kıskanılan şehri olan bu kent, şimdi bu ülkenin 2’nci sınıf şehri haline geldi.
Ne sözünü dinleyen var. Ne derdini dile getiren, ne derdine çare arayan var…
Sözde, Türkiye’nin en büyük 100 firmasının 50 kadarı bizim şehrimizde.
Sözde en fazla ihracat ve ithalat bizim şehrimizdeki limanlardan yapılıyor.
Sözde, bu ülkenin ürettiği sanayi ürünlerinin çok büyük bölümünü bu kent üretiyor.
Sözde bu ülkede kişi başına düşen en fazla vergiyi bu kent ödüyor.
Ama şu halimize bakın…
Kocaeli, artık her konuda ihmal edilen, hiç umursanmayan 2’nci sınıf bir kent durumunda.
Bu duruma benim içim yanıyor!