Mutlaka farkındasınızdır… Ülkemizde ve bölgemizde hem şiddet olaylarında, cinayet ve kavgalarda, hem de trafik kazalarında dikkat çekici bir artış var.
Toplumun sinirleri bozulmuş. İnsanlar zıvanadan çıkmış..
5-10 TL’lik menfaat kavgalarının sonunda cinayetler işleniyor. İnsanlar birbirine giriyor.
Birkaç bin TL’lik miras kavgalarının sonunda evlatlar babalarını, kardeş kardeşi öldürüyor.
Evlerde aile içinde yaşanan en basit münakaşalar şiddete dönüşebiliyor.
Hem uyuşturucu, hem antidepresan ilaç kullanımı artıyor. Belki, aile hekimliklerinde artık psikologların görev yapması, herkesin psikolojik destek alması gereken bir dönemden geçiyoruz.
Herkesin attığı her adımda dikkatli olması, herkesin her türlü tartışmadan uzak durmaya çalışması gereken günlerden geçiyoruz.
......................
Bir de artan trafik kazaları konusu var.
Ağır tonajlı TIR’lar, hafriyat kamyonları vızır vızır aramızda dolaşıyor.
Özellikle ilimizde toplu taşıma düzeni son derece kötü… Minibüsler, otobüsler tıklım tıklım... Günün her saatinde İzmit’teki tramvayda bile insanlar oturacak yer bulamıyor.
Her gün; ilimizin her yerinden trafik kazası haberleri geliyor. Bu kazaların büyük bölümü de can kaybıyla sonuçlanıyor.
Kamyonlar, yasal sınırların çok üzerinde yük taşıyor..
Toplu taşım araçları yasal sınırların çok üzerinde yolcu taşıyor.
Şehir içi minibüsleri de, servis araçları da tıklım tıklım dolu…
İster istemez herkes 5-10 TL’nin hesabını yapıyor.
Özellikle yük ve insan taşıyan ticari araçların çok iyi denetlenmesi gerekiyor.
………….
Ben, otoyola yakın bir konumda oturuyorum. Her gün çok sayıda lastik patlaması sesiyle yerimizden sıçrıyoruz.
Ağır yük taşıyan kamyonların lastikleri eski ve yıpranmış. Biraz hız da yapınca hurda lastik dayanamıyor, gümlüyor.
Tonlarca mal yüklü TIR’ın lastiğinin gümlemesini düşünebiliyor musunuz?
Dev araç kontrolden çıkıyor. Sağa sola çarpıyor, bariyerlerden aşağıya uçuyor.
Önceki gün Darıca’da yolcu dolu bir minibüsün de lastiği patladı, kaza yaptı.
Minibüsteki üç yolcu yaralandı. Kaza ucuz atlatıldı ama çok daha kötü olabilirdi.
Toplu taşıma sistemi içinde çalışan, servis aracı hizmeti gören bütün araçların çok daha titiz denetlenmesi lazım.
Ticari araçlar çok pahalı olduğu için ömrünü taşıyan lastiklerini değiştirmiyorlar.
Koskoca TIR’lar, yolcu dolu minibüsler kabak lastikle trafikte dolaşıyor.
Fren balataları yıpranmış, pek çok hayati kusuru olan araç aramızda dolaşıyor. Bunlar yük taşıyor, insan taşıyorlar…
Trafik polisleri bir aracı kontrol için durdurduğunda sürücünün GBT’sine bakıyor.
Sonra evraklarını inceliyor. Sürücü emniyet kemeri takmamışsa, direksiyon başında sigara içiyorsa ceza yazılıyor.
Oysa önce bu araçların lastiklerini kontrol etmek lazım.
Trafikte yıpranmış, her an gümlemeye hazır lastikle dolaşan özellikle ticari araçların mutlaka trafikten men edilmesi lazım.
………
Önümüz kış.. Yollar kaygan, buzlu olacak. Aralık ayında yetkililer diyecekler ki, “Kış lastiği zorunludur.”
Takmayacak ticari araçlar, takamayacaklar. Ya da yollarda kullandıkları, kabak hale kaldırıp depoya koydukları eski lastiklerini alıp takacaklar.
İnsanlar ayaklarına ayakkabı alamıyor. Arabalarına yeni lastiği nasıl alacaklar?
Trafik, her an gümlemeye hazır, ömrünü tamamlamış eski lastiklerle dolaşan araçlarla dolu.. Bunlar can taşıyorlar.
Kış sezonuna gererken ticari araçların lastiklerini yenilemeleri, başta fren sistemleri olmak üzere araçlardaki bütün mekanizmanın elden geçirilmeleri konusunda yeni kararların alınması gerektiğine inanıyorum.
Ülkemizin içinden geçtiği ekonomik sıkıntılar bahane gösteriliyor. Ama herkes için can ve mal güvenliği giderek daha riskli hale geliyor.
Toplumda şiddete eğilimli bütün insanların mutlaka psikolojik tedavi görmesi, can ve mal taşıyan ticari araçların çok sıkı denetlenmesi gerekiyor.
Kafayı sıyırmış insanların, kabak lastikli araçların vızır vızır dolaştığı bir ülkede hiç kimsenin canı ve malı güvence altında olamaz.
İstatistiklere bakın. Artan vakalara bakın… Cinayetler ve trafik kazalarında kaybedilen canlara bakın..
Herkesin aklını başına toplaması gereken bir süreçten geçiyoruz.
