Mazgal hırsızları
Gölge Adam
Bir ülkede ekonomik dengeler bozulur, yoksulluk yaygınlaşırsa, o ülkenin toplumunda ahlaki değerler önemini kaybetmeye başlar. Ahlaki değerler bozulursa, hırsızlık artar, edepsizlik, cinayetler, uyuşturucu, fuhuş falan gibi olaylar başlar..
Böyle bir süreçten geçiyoruz...
İnsanlar sokakta boşta buldukları her şeyi alıp götürmeye başladılar.
Her ilimiz için yeni değil ama son zamanlarda mazgal demirleri hırsızlığı yeniden çok arttı. Her gün bir yerlerdeki mazgal demirlerinin geceleri sökülüp götürüldüğünü görüyor veya okuyoruz.
O mazgal demirleri ki, kentler için çok önemli… Mazgal demirlerinin çalındığı yerlerde derin boşluklar oluyor.
Yürüyen bir insan, bir çocuk bu boşluğa düşüp, ayağını kırabilir. Ya da bir araç bu çukura düşüp, ağır hasar görebilir, kaza yapabilir.
Mazgal demirlerini çalan kişiler için polis hemen harekete geçiyor. Ancak bu iş, uyuşturucu ile mücadele için torbacıları toplayıp, baronlara dokunmamak gibi bir durum.
Mazgal demirlerini çalanlar, bunları kendileri kullanmıyorlar. İzmit’te birkaç tane hurdacı var. Bunlar, bu hurda demir hırsızlarını teşvik ediyor, yönlendiriyorlar.
Demir fiyatı aldı başını gidiyor. İşsiz güçsüz gençlere mazgal demirlerini çaldırıyor, bunları kilosu üç kuruştan alıyorlar.
Çaldığı malın para ettiğini, kendisine hiç değilse bir simit, bir ekmek alacak kadar para kazandırdığını gören, gece mazgal demiri toplama seferine çıkıyor.
Bataklığı kurutmak lazım. Bu demirleri çalanları değil, o demirleri çalan kişilerin elinden hurda fiyatının bile onda birine satın alanların peşine düşmek lazım.
Mazgal demirleri hırsızlardan üç-beş kuruşa toplayan hurdacılar yakalansa, cezalandırılsa, bu demir hırsızlığı kesinlikle önlenir. İnsanlar yerinden söküp çaldıkları demirleri satacak yer bulamazsa, kimse bu hırsızlığa girişmeyecektir.
AKP’YE YAKIN GAZETECİNİN YAYINLADIĞI ANKET SONUÇLARI
Türkiye’deki siyaset kirliliği içinde, siyasi anketlerin sonuçları da bana çok inandırıcı gelmiyor. İnsanlar anketlere korkarak, samimiyetten uzak yanıt veriyor. Anket yapan şirketlerin büyük bölümü, parayı kimden alıyorsa, o tarafı sevindirecek sonuçlar açıklıyorlar.
İktidar yanlısı bir medya grubunun yayınladığı ankete bakın, AKP uzak ara önde. Muhalefete yakın bir medya grubunun yayınladığı ankete bakın, iktidar bitmiş, muhalefet işi bitirmiş.
Dün, Hürriyet Gazetesi’nde iktidara yakınlığı ile bilinen Abdülkadir Selvi’nin yayınladığı bir anket dikkatimi çekti. Selvi, Hürriyet’teki köşesinde AREDA firmasının “Bu Pazar seçim olsa kime oy verirsiniz?” sorusuna aldığı yanıtların sonuçlarını açıklamış.
Buna göre, Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan’ın oy oranı yüzde 47.8…
Yani, artık AKP’lilere göre bile Sayın Erdoğan birinci turda seçilemiyor. İkinci sırada yüzde 23 ile Mansur Yavaş, 3’üncü sırada yüzde 1.8 ile Kemal Kılıçdaroğlu var.
Milletvekilliği seçimiyle ilgili ankette ise AKP’nin oyu yüzde 35.6.
Yani ilk kez AKP yüzde 40’ın altında gözüküyor. CHP yüzde 24.3 ile ikinci, İYİ Parti yüzde 13.5 ile üçüncü, HDP yüzde 10.6 ile dördüncü... Bu sonuçların gerçek olması halinde de meclis çoğunluğu muhalefete geçiyor.
Ben hiçbir anket sonucuna inanmıyorum. Sadece AKP’ye yakın bir şirketin yaptığı, AKP’ye yakın bir gazeteci tarafından yayınlanan bir anket sonucunu sizlere anlattı. Artık, AKP’liler bile yeni bir seçimi rahat kazanamayacaklarını görebiliyorlar.
LEYLEKLER ERKEN Mİ GİDİYOR ?
Büyükler eskiden “Ağustos’un yarısı yaz, yarısı kış” derlerdi.
Aslında uzmanlar bu yıl yaz mevsiminin çok uzun ve çok sıcak geçeceğini öngörüyorlardı. Son günlerde hava yine sıcak, bunaltıcı ama yağışlar hiç eksik olmuyor.
Bu arada son günlerde İzmitliler, leyleklerin İzmit üzerinde toplanıp, güneye doğru harekete geçtiklerini gözlemliyor.
Leylekler genellikle İzmit üzerinde toplanıp, Kartepe zirvesi güzergahından güneye göçerler. Hatta bu leylek göçü sırasında Kartepe ilçesinde elektrik kesintileri çok artar.
SEDAŞ “Ne yapalım leylekler tellere kondu, teller koptu” diye elektrik kesintilerini izah etmeye çalışırlar.
Şimdilerde de leylekler harekete geçmiş gözüküyorlar. Ama daha çok erken. Belki de leyleklerin kafası karıştı. Türkiye’deki aşırı pahalılıktan, siyasi gerginlikten falan kaçıyorlar.
Ama leylekleri güneye doğru giderken görüp, hemen “Kış geliyor” endişesine kapılmayın.
Yaz daha bir hayli uzun. Eylül’de, Ekim’de bile çok sıcak günler göreceğiz. Belki de leylekler de bu bölgeyi erken terk ettikleri için üzülecekler.
BENZİN VE MAZOT ZAMMININ İZAHI YOK
Ekonomi Bakanı Nebati, gıda enflasyonu ile mücadeleye başladıklarını açıkladı. Bizim şehrimizde nerede olduğu bilinmeyen Et Balık Kurumu ve Tarım Kredi Kooperatifi marketlerinde et, bakliyat, makarna, yağ, temizlik malzemeleri fiyatlarında yüzde 30’a varan indirimlerin yapıldığı açıklandı.
Neyin fiyatında 5 kuruş indirim yapılıyorsa, alkışlamak lazım. Ancak Türkiye’deki zamların temel nedeni akaryakıt ve enerji fiyatları...
Dünya piyasalarında ham petrolün varil fiyatı 125 Dolar’ı geçmişken, TL değeri hızla erirken her gece benzin ve mazot fiyatlarına zam yapılmasının gerekçesi vardı.
Ancak bir süredir ham petrolün varil fiyatı 95 Dolar’ın altında... Uzun süredir Dolar’ı 18 TL’nin hemen altında tutmayı başarıyoruz.
Ama yine önceki gece benzine 1 TL, dün gece mazota 1 küsur TL zam yapıldı. Bu benzin ve mazot zamlarının izahı yok. Benzin ve mazot fiyatlarını indirmedikçe, elektrik ve gaz fiyatlarını sabitlemedikçe, gıda ürünlerinin fiyatlarını da indiremezsiniz.
Türkiye’nin öncelikle akaryakıt fiyatlarında indirimleri zorlaması, mümkünse akaryakıt fiyatları üzerindeki vergi yükünü hafifletmesi gerekiyor.