Gölge Adam

17 Ağustos daha farklı anılmalı 

Gölge Adam

17 Ağustos 1999.. Bu bölge için nesiller boyunca unutulmayacak çok büyük bir felaketin, çok büyük bir acının yıldönümüdür. 

17 Ağustos 1999…Topraklarının büyük bölümü deprem riski altında bulunan ülkemiz için bir ibret günüdür.. 

Bu büyük felakette hayatını kaybeden yaklaşık 20 bin kişi için de, bu felaketi yaşayan, etkilenen bu bölgedeki milyonlarca insan için de

17 Ağustos felaketinin daha anlamlı, daha  organize  şekilde anılması gerekmektedir. 
……………

16 Ağustos Salı günü gecesi, ne hikmetse  gece saat tam 03.00’de uyandım. Hemen televizyonların haber kanallarını açtım. Gölcük’ten, anma törenlerinden canlı yayın yapılıyordu. İçişleri Bakanı Soylu katılmış, Vali orada, Büyükşehir Belediye Başkanı orada… 

Buram buram siyaset kokan, çok sıradan ve duruk bir anma töreni... 

Konuşmalar yapıldı, dualar okundu, protokol Kavaklı sahilinden denize karanfiller attı falan.. 

16 Ağustos gecesi o depremzedeleri anmak isteyen bazı gruplara yürüyüş izni bile verilmedi. Adapazarı’nda, Yalova’da İstanbul’da kopuk kopuk törenler vardı. 

Bence 17 Ağustos anmaları çok daha farklı, çok daha organize olmalı.

Her siyasi görüşten, her toplum katmanından insanların katılacağı, kendisini ifade edebileceği anmalar yapılmalı. 

Her geçen yıl, 17 Ağustos anmaları daha sönük hale geliyor. Belki birkaç yıl sonra tamamen sembolik hale gelecek. 

ABD 11 Eylül’ü nasıl anıyorsa, Japonya Hiroşima’ya atom bombasının atılışını nasıl  her yıldönümünde anıyorsa, öyle anmalıyız 17 Ağustos’u.. 

Dünya çapında ses getiren, ilgi uyandıran  anma törenleri yapmalıyız. Bölük pörçük,  kopuk kopuk anmalar yerine, bu büyük felaketin merkezi Gölcük’te tek ve görkemli bir tören yapmalıyız. 

O gece bu kentteki herkes uyanık olmalı. 

Herkes o anma töreninde kendisini bulabilmeli. 

17 Ağustos yıldönümlerinde bölgenin ve ülkenin içinde bulunduğu deprem riski çok daha iyi anlatılmalı. 

Ulusal ve uluslar arası boyutlarda yarışmalar yapılmalı. Her yıl dünya çapında ünlü bir  bilim adamı veya sanatçı  bu bölgeye davet edilmeli. 

Her yıl  olası depremlerden korunmak adına iyi bir iş yapan, belki iyi bir buluş yapan insan  bulunup ödüllendirilmeli. 
Bu şekilde anma törenleri ile 17 Ağustos’u geçiştiremeyiz. 

17 Ağustos bu bölgenin ve ülkenin tarihindeki en anlamlı, en çok ders alınması gereken felaketin yıldönümüdür. 
Kur’an-ı Kerim’den iki sure okuyup, siyasi iki nutuk atıp, Kavaklı sahilinden üç-beş karanfili denize atmakla bu çok önemli yıldönümünü geçiştiremeyiz. 

TRABZON BU TURU GEÇER 
23 Ağustos Salı günü akşamı Trabzon ne halde olacak, Türkiye’nin her yerindeki Trabzonsporlular nasıl bir ruh hali içinde olacaklar doğrusu kestiremiyorum. 

Şampiyonlar Ligi’nde gruplara kalmayı çok isteyen Trabzonspor, play-off turu ilk maçında Danimarka Temsilcisi Kopenhag’a 2-1 yenildi. 

Rakibi karşısında korkak oynadığı için 2-0 geriye düşen Bordo Mavililer, rövanş için çok gerekli olan tek gölü, maçın sonlarına doğru, biraz da tesadüfen buldu. Ama ilk maç şunu gösterdi ki, Kopenhag takımı, Trabzonspor’dan daha üstün bir takım değil. 

Tam tersine, cesur oynayan, iyi organize olan Trabzonspor’un  bu takımı  Trabzon’da evire çevire yenmesi mümkündür. 

Trabzonspor’un çok önemli iki oyuncusu Wisca ve Hamşik sakat. Bu iki oyuncu  oynayabilseydi, tur garanti derdim. Ama bu haliyle de bence Trabzonspor tura yakındır. Trabzonspor’un Kopenhag’ı geçin Şampiyonlar ligi gruplarına kalması  Türk futbolu için yeni bir dönem noktası olabilir. 

Şimdi bugünden başlayarak herkesin televizyoncu Acun Ilıcalı üzerinde baskı yapması gerekiyor. 

Şampiyonlar ligi maçları yayın hakkı, bilindiği gibi Acun Ilıcalı’nın elinde… Şifreli kanalı Exxen’den yayınlıyor. Trabzon’daki rövanş maçı ülke için büyük heyecan olacak. Acun Ilıcalı bu maçı yine kendisine ait olan, şifresiz yayıp yapan TV 8 veya TV 8.5 kanalından yayınlaması sağlanmalıdır. 

Trabzon’un Şampiyonlar Ligi gruplarına kalması, Kopenhag’ı elemesi bir bakıma milli mesele haline gelmiştir. Bu tür konularda ticari anlayışları ön plana çıkartmak  yanlıştır.

23 Ağustos Salı gecesi Trabzon’da oynanacak bu tarihi maçı açık kanaldan bütün futbolseverlerin izlemesi mutlaka sağlanmalıdır. 

THY’NİN BİR BİZE FAYDASI YOK 
Türk Hava Yolları (THY) ülkemizin dünya çapında tanınan, bilinen en önemli markası.. Büyük işler yapıyor. 

THY’nin bu yılın ilk altı ayı ile ilgili bilançoları açıklandı.  Altı aylık dönemde 737 milyon dolar kar  elde etmiş. Bu altı aylık kar rakamı ile 7 adet Boing 737 tipi  yolcu uçağı satın alınabiliyormuş.

THY, sadece Türkiye’nin değil, dünyanın her yerine uçuyor. Avrupa’nın, dünyanın en büyük hava yolu firmaları batarken, personel yokluğundan uçuşlarını iptal ederken, THY günde 1206 sefer yaparak rekor kırıyor. 

Türk vatandaşları olarak hepimiz THY ile gurur duymalıyız. Ama THY büyüdükçe, karlılığı arttıkça, biz Kocaelililer bu dev şirkete daha çok kızmalı, sitem etmeliyiz. 

Bu denli büyüyen, bu denli karlı olan THY, bizim şehrimizin havaalanını, Cengiz Topel’i ısrarla kullanmıyor. 

Günde 1206 sefer yapan THY’ye, İzmit’ten günde iki sefer fazla geliyor. Gerçekten akıl alacak iş değil. Bu işte bir kasıt aramamak mümkün değil. 

İzmit’ten hiç değilse Türkiye’nin birkaç uzak kentine haftada birkaç sefer yapılsa, bu seferlerdeki uçaklar tamamen boş olarak gidip gelse, yine THY’den tüy kopmaz. 

Oysa, İzmit’ten yapılacak bütün seferlerde uçakların dolacağı, THY’nin karına karların ekleneceği de bir gerçektir. 

Bu kadar büyüyen, dünyada Somali’ye de, Türkiye’de Şırnak’a da uzanan ve düzenli, tarifeli seferler yapan dev şirketimiz THY bu kente neden bu kadar uzak ve soğuk davranıyor, bunu sanıyorum kimse izah edemez. 

En azından 17 Ağustos felaketinin yıldönümünde bir jest yapılmalı, Cengiz Topel’den tarifeli yurt içi uçak seferlerine başlanmalıydı. 

Ama ne yazık ki ilimizin bu hakkını haykıracak, bu hakkının peşine düşecek bir siyasetçimiz de bulunmuyor. 


 

Yazarın Diğer Yazıları