Okul bahçesindeki korkunç cinayette, 'Bekaret' detayı
Kocaeli'nin Derince ilçesinde Murat Tosun'un, 7 yaşındaki oğlunu almak için geldiği okulun bahçesinde öldürülmesine ilişkin yargılanan 4'ü tutuklu 6 sanık ilk kez hakim karşısına çıktı. Tutuklu sanıklardan Bilal K. savunmasında, Murat Tosun'un nişanlısı H.B.'ye tecavüz teşebbüsünde bulunduğu iddiasıyla kendisine hakim olamadığını ve yaralamak isterken ölümüne sebep olduğunu söyledi. Bilal K., Ben H.B.'yi bakire sanıyordum meğerse benden önce başka bir şahısla ilişkisi olmuş ve hamile kalmış, kürtaj olmuş. H.'ye sorduğumda öyle bir şey olmadığını söyledi ancak iddianamede öğrendim ki H. ve ailesi bana yalan söylemiş dedi.
Kocaeli’nin Derince ilçesinde Murat Tosun’un, 7 yaşındaki oğlunu almak için geldiği okulun bahçesinde öldürülmesine ilişkin yargılanan 4’ü tutuklu 6 sanık ilk kez hakim karşısına çıktı. Tutuklu sanıklardan Bilal K. savunmasında, Murat Tosun’un nişanlısı H.B.’ye tecavüz teşebbüsünde bulunduğu iddiasıyla kendisine hakim olamadığını ve yaralamak isterken ölümüne sebep olduğunu söyledi. Bilal K., "Ben H.B.’yi bakire sanıyordum meğerse benden önce başka bir şahısla ilişkisi olmuş ve hamile kalmış, kürtaj olmuş. H.’ye sorduğumda öyle bir şey olmadığını söyledi ancak iddianamede öğrendim ki H. ve ailesi bana yalan söylemiş" dedi.
Olay, geçtiğimiz 5 Şubat’ta Yenikent Mahallesi’ndeki Tufan Sokak’ta bulunan okul bahçesinde meydana geldi. Murat Tosun (33), 7 yaşındaki oğlunu almak için geldiği ilkokulun bahçesinde 2 kişinin bıçaklı saldırısına uğradı. Vücudunun çeşitli yerlerinden yaralanan Tosun ağır yaralandı, saldırganlar ise kaçtı. İlk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırılan Murat Tosun, kurtarılamayarak hayatını kaybetti.
6 şüpheliden 4’ü tutuklandı
Olaya ilişkin inceleme başlatan Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, olay yerinde bulunan Mehmet K. (51), oğlu Bilal K. (24) ile müstakbel gelini H.B.’yi ve olaya karıştığı tespit edilen K.K., eşi B.K. ile kızı S.O.’yu gözaltına alındı. İfadesi alınan şüphelilerden Birsen K. ve kızı S.O. serbest bırakılırken, diğer 4 şüpheli tutuklanarak cezaevine gönderildi.
"Başımdan kaynar sular indi"
Olaya ilişkin açılan davanın ilk duruşması, Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar, taraf avukatları ve tanıklar katıldı. Olaya ilişkin yaşadıklarını anlatan tutuklu sanık Bilal K., "H.B. 2022 tarihinden beri kız arkadaşım olur, daha sonra nişanlandık, evlilik hayali kuruyorduk. Ancak ben Zonguldak’ta çalışırken konuşmasında değişiklik oldu. Ne olduğunu sorduğumda otobüste taciz edildiğini söyledi. Olayı öğrenince Kocaeli’ye geldim, kendisini teselli ettim ve geri gittim. Üzerinden bir hafta geçti, yine üzüntülüydü. Otobüs olayının devamının olduğunu anlattı. İşten eve dönerken şahsın onu takip ettiğini ve tecavüze yeltendiğini anlattı. Başımdan kaynar sular indi. Yine Zonguldak’tan geldim, olayı anneme anlattım, ağladım. Sabah, H.’nin babasının yanına gittim. Olayları anlattım, kendisi bana ’Ben inanmıyorum. Sen Zonguldak’ta çalıştığın için senin buraya gelmen amacıyla öyle demiştir’ dedi. Bir süre sonra H.B. beni aradı, ’Neden babama söyledin, beni evden kovdu’ dedi. Kendini taciz ettiğini söylediği kişiyi gördüğünü söyleyerek beni yanına çağırdı" dedi.
"Yeğenini taciz ettiği iddiasıyla ağır ceza mahkemesinde yargılanıyordu"
Bilal K., nişanlısıyla tacizin gerçekleştiği iddia edilen otobüs durağına gittiklerini ifade ederek, "Durakta bekledik ancak tacizci denilen kişiyi bulamadık. Ben kişinin ne adını, ne de yüzünü bilmiyordum. H.B. o ana kadar bana bir şey söylemedi. Kim olduğunu sorduğumda tanımadığını söylüyordu. Durakta beklerken birden kendisini taciz eden kişinin çocukluk arkadaşı S.O.’nun dayısı Murat Tosun olabileceğini söyledi. Murat Tosun’u da tanımam ancak kendisi yeğeni S.O.’yu taciz ettiği iddiasıyla ağır ceza mahkemesinde yargılanıyordu. H.B., S.’yi arayarak dayısı Murat’ın fotoğrafını istedi. Kendisini taciz eden dayısını fotoğraftan teşhis edeceğini söyledi. S. kendisinde fotoğrafı olmadığını söyleyerek annesi B.K.’ya durumu söylemiş. B.K. da H.’ye kardeşi Murat’ın fotoğrafını attı. H.B. kendisini taciz eden adamın o olduğunu söyleyerek ağladı. Birsen teyzenin daveti üzerine evlerine gittik. B.K. teyze, ’Gerçekten seni taciz ettiyse şikayetçi olalım’ dedi" ifadelerini kullandı.
"Yaralamak istedim, öldürmek istemedim"
Murat Tosun’dan şikayetçi olmak için evden çıktıklarını söyleyen Bilal K., "B.K. teyzenin eşi K. amca bize şahsın evini gösterdi ve gitti. Biz tam oraya yetişince Murat denen şahıs arabaya binip gitti. Babam ve H.B. ile birlikte şahsın peşinden araçla gittik. Şahıs bana çok tehlikeli biri olarak anlatıldığı için kendimi korumak amacıyla torpidoda bulunan bıçağı alarak araçtan indim. Murat, arkasına baktığında H.’yi gördü, ağlıyordu. Nefsime hakim olamadım, duyduklarımdan sonra şahsı yaralamak istedim, öldürmek istemedim. H. ile 6-7 ay sonra düğünümüz vardı. Babam ve H., benim Murat’ı bıçaklayacaklarımı bilmiyordu. Babam gelip bizi ayırmaya çalıştı. Biz boğuşunca sadece bir kez yumruk attı. Olay yerinden ayrıldık, daha sonra pişman oldum ve kolluk kuvvetlerine teslim oldum" diye konuştu.
"Dünyam başıma yıkıldı"
H.B. ile gelecek planı yaptığını söyleyen Bilal K., "H. ile 6-7 ay sonra düğünümüz vardı. Ben H.B.’yi bakire sanıyordum meğerse benden önce başka bir şahısla ilişkisi olmuş ve hamile kalmış, kürtaj olmuş. H.’ye söylediğimde öyle bir şey olmadığını söyledi ancak iddianamede öğrendim ki H. ve ailesi bana yalan söylemiş. Vicdan azabı çekiyorum. H.B. böyle bir şey yoksa neden bana yalan söyledi diye çok düşündüm, dünyam başıma yıkıldı. Maktulün kendi öz yeğenini de taciz ettiği de söylenmişti. O yüzden ben H.’ye inandım" şeklinde konuştu.
"H.B. neden oğlumu bu hale soktu?"
Murat Tosun’un ailesine başsağlığı dileyen sanıklardan Mehmet K. da, "Ben Zonguldak’ta çalışıyorum. Eşim bir gece beni aradı. Bilal’in eve geldiğini ve çok ağladığını, bazı durumların olduğunu söyleyerek Kocaeli’ye çağırdı. Eve geldiğimde H. ve oğlumu yanıma çağırdım. Ne olduğunu sordum. 2’si de ağladı anlatmadı. Hanım bana anlattı. Eşim şahsın H.’yi kömürlükte sıkıştırdığını anlattı. H., şahsı tanımadığını söyledi. H. ile oğlum durağa gitmiş, fotoğraf gelmiş ve teşhis etmiş. Biz karakola şikayet etmeye giderken H. şahsı ve arabasını gördü. Oğlum Bilal araçla şahsın peşinden gitti. Ben ’Şikayetçi olalım dedim ancak önce konuşalım’ dediler. Daha sonra maktulle oğlum kavga etmeye başladı. Ben sadece bir kez tokat attım, bir şey yapmadım. İddianamede öğrendim ki H., başkasıyla ev tutmuş, hamile kalmış, kürtaj olmuş. Neden oğlumu bu hale soktu o zaman. Bizim amacımız sadece adamla konuşmaktı" dedi.
"Murat, otobüste ve tünelde beni taciz etti"
Savunması için söz hakkı verilen sanık H.B. ise otobüste yanına oturan şahıs tarafından tacize uğradığını iddia ederek, "Şahsın bakışından rahatsız oldum. Elini omzuma attı. Arkamda otobüs düğmesi vardı. Ben düğmeye basacak sandım, art niyet aramadım, ayağa kalktım ve ’İneceksiniz galiba’ dedim. Şaşırdı ve ’Evet’ diyerek indi. Ben cam kenarına geçtim ancak araç ilerlemesine rağmen inmedi. Ben evin önünde indim ve art niyet aramadım ama etkilendim. 2 gün sonra yine aynı kişiyi görür gibi oldum ve korktuğum için taksiyle eve gittim. 2 gün sonra bizim evin altında tünel gibi olan yerde aynı şahıs beni sıkıştırdı. Kendi ve benim pantolonumu indirdi, hemen eve kaçtım. Korktuğum için şikayetçi olmadım. En son olayı gerçekleştiren kişinin Murat Tosun olduğunu, yüzünü net gördüğüm için kesinleştirdim" şeklinde konuştu.
"Bilal benim tecavüze uğradığımı ve evlenmek istemediğini söyledi"
Olaylardan sonra psikolojisinin bozulduğunu ve işten çıktığını söyleyen H.B., "Nişanlım Bilal beni aradı, psikoloğa gideceğimi söyledim. Yüzüğümü takmamam sebebiyle Bilal benimle tartıştı. Ben de ’Sorun yüzük mü, ne yaşadığımı biliyor musun ki yüzüğü soruyorsun?’ dedim. Sadece otobüste yaşadığım olayı anlattım. Bir hafta sonra Bilal alkollü halde beni aradı, tecavüze uğrayıp uğramadığımı sordu. Öyle bir şey olmadığını söyledim ama inanmadı. Her şeyi anlatırsam beni yargılamayacağını, beni yanına alacağını söyledi. Bunun üzerine tünelde yaşadığım taciz olayını da anlattım. Bilal Zonguldak’tan Kocaeli’ye geldi, yaşananları babama anlatmış. Ben Bilal’e neden babama anlattığını, bu sebeple kavga ettiğimizi söyledim. Bilal benim tecavüze uğradığımı ve evlenmek istemediğini söyledi. Ben tecavüze uğramadığımı söyledim. Beraber onların evine gittik. Bilal ve babası adamı tanıyıp tanımadığımı sordu, aslında tünel olayında tanımıştım ancak korktuğum için söylemedim. Ben maktulü arkadaşım S.O.’nın davasından biliyorum ama kendisini tanımıyorum. Hatta o davada beni gizli tanık yapacaklardı. Bilal sadece adamı dövüp karakola teslim edeceğini söyledi. Daha önce Bilal dışında hiç kimseyle cinsel birliktelik yaşamadım. Hamile kaldığım ve bebeği aldırdığım konusu da doğru değildir" ifadelerini kullandı.
"H. kardeşim tarafından tacize uğradığını söyledi"
İfadesi alınan tutuksuz sanık B.K., "H. ağlayarak eve geldi, boynuma sarıldı. Kardeşim Murat tarafından tacize uğradığını söyledi. Defalarca sordum, ’Emin misin?’ dedim. Emin olduğunu söyledi. Şikayetçi olması gerektiğini söyledim. Eşimle karakola gideceklerini söyleyerek evde çıktılar" dedi.
"Bilal’in ondan ayrılmaması için hamile ve bakirelik konusunda yalan söyledi"
Tutuksuz sanık S.O. ise "Olay günü H. beni telefonla arayarak dayım tarafından taciz edildiğini söyledi. ’Emin misin, dayım otobüse binmez. Hem kendi servis aracı hem de otomobili var’ dedim. H., dayımın onun kolunu sıktığını söyledi, başka bir şey söylemedi. H. dayımın fotoğrafını istedi. Ben de olmadığını söyleyerek anneme yollamasını söyledim. Daha önce H. ile M.S.’nin ilişkisi vardı. H. bana M.’den hamile olduğunu söyledi, hatta test de yaptırdı. Aileler araya girdi, H.B.’yi M.’nin evine götürdüler. Sonra kaynanası bebeği aldırdı, bir süre sonra H. babasının evine döndü. Bilal bakireliğe önem veriyordu. H., ’Bilal ile cinsel birlikteliğimi adetimin son gününe getireceğim, onu kandıracağım’ demişti. Bilal’in ondan ayrılmaması için hamile ve bakirelik konusunda yalan söyledi. H.’nin dayımı tanımadığı konusu yalandır" diye konuştu.
"H.’nin şikayetçi olması gerektiğini söyledik"
Suçlamaları kabul etmeyen tutuklu sanık K.K., "Eşim beni arayarak Murat’ın, H.’yi taciz ettiğini söyledi. S.O.’yu işten alıp eve gittik. S.’nin de dayısı tarafından taciz edilmesinden dolayı davası vardı. Biz onların da şikayetçi olması gerektiğini söyledik. Karakola gitmek için yola çıktık, maktulün evini kesinlikle göstermedim" ifadelerini kullandı.
"Daha önce H.’nin hamile kaldığı ifademi kabul etmiyorum"
Tanık olarak dinlenen G.S. ise "Oğlum M. ile H. arasında 5 ay gibi bir birliktelik oldu ancak hamile kalmadı. Daha önce H.’nin hamile kaldığı ifademi kabul etmiyorum. Olaya ilişkin bilgim ve gördüm yoktur" dedi. Tanık olarak dinlenen oğlu M.’de annesinin ifadesini doğruladı.
Mahkeme heyeti, K.K.’nın tahliyesine, diğer 3 sanığın da tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.
İddianameden
İddianamede, "H.B.’nin geçmişte yaşadığı birliktelikten hamile kaldığı, bakire olmadığını gizlemek maksadıyla bekaret konusunda hassas olan nişanlısı Bilal’e, hiçbir somut delile dayanmadan taciz ve tecavüz teşebbüsüne maruz kaldığını söylediği ve olayların geliştiği" belirtildi.
H.B.’nin, Murat Tosun’un kendisini otobüste taciz ettiği ve evinin önünde de tecavüze yeltendiği iddialarıyla ilgili araştırma yapıldığı, yapılan araştırmada H.B.’nin kent kart bilgilerinden yola çıkılarak o tarihte bindiği otobüsün kamera kayıtlarının incelendiği ve tacize ilişkin görüntü tespit edilemediği de aktarıldı. Aynı zamanda iddianamede, maktul Murat Tosun’un yüzde 40 engelli kent kart bilgileri üzerinden yapılan araştırmada da kendisinin en son otobüse 2020 yılında bindiği ortaya çıktı. Ayrıca, tecavüze teşebbüs iddiasına ilişkin ise somut bir delile ulaşılamadığı ifade edildi.