Usta ellerden çıkan yemekler - İsmet Çiğit

Usta ellerden çıkan yemekler


Aslında Avrupa ve ABD basınında, hatta uzak doğu medyasında çok popülerdi... 

Yeme içme yazıları, Türkiye’de son yıllarda çok izlenir ve okunur oldu. 

Acun Ilıcalı’nın televizyonunda “Master Chef” izlenme rekorları kırıyor. 

Sadece yeme içme programları yayınlayan belgesel kanalları var. 

Mesela, İz TV’de Mehmet Yaşin ile Teoman Hünal’ın sunduğu “Görevimiz yemek” isimli program...  

Bazen geceleri onların programını izliyorum. Karnım tok, yatma zamanı... Ama  yediklerini öyle güzel anlatıyorlar ki, canım çekiyor. 

Onların yüzünden gece yarısı eve tantuni, kokoreç, lahmacun veya kebap söylediğimi  fark ediyorum. 

Türkiye dışındaki ülkelerde hazırlanan yeme içme programlarında mutlaka yenen nefis yemeklerin yanında alkollü içki de oluyor. Türkiye’de  yasak... 

Herkes bütün yemekleri, kola, ayran veya suyla yiyor. Ama olsun, bu haliyle bile Türk yemekleri ile ilgili programlar çok izleniyor. 

Bu iş, Kocaeli yerel medyasında benim omuzlarıma kaldı. Yıllar önce pazar yazılarında  yeme içme konusuna özel bir yer açtım. Öyle de kaldı. 

Bazı troller var. Bu tür yazılarımda keyifli yemeğin yanında içtiğim veya içilmesini tavsiye ettiğim içkiyi de açıkça yazıyorum. Hemen üzerime saldırıp, yıldırmak istiyorlar. 

Ne düşüncelerimden, ne yaşam tarzımdan vazgeçecek adam değilim. Hele hele birileri öyle olsun istediği için kendimi değiştirmeye, kendimi saklamaya hiç niyetim yok... 

Ne yersem, ne içersem, neyi beğenirsem, bunları okurlarımla paylaşmayı sürdüreceğim. 
………………..

Denizlerde av sezonu başladı ama ben henüz balık sezonunu açmadım. Palamut biraz irileşsin, takoza (dilimlenmiş hali) gelsin bekliyorum. 

Önümüzdeki hafta belki evde bir hamsi şöleni ya da Marina teknelerinden birinde dostlarla palamut keyfi yapabilirim. Söz hepsini yazmaya devam edeceğim. 

Hem de yanında neyi, ne kadar içtiğimi, ne hesap ödediğimi de yazacağım. 

Geçen hafta bir lezzet şölenine katıldım. Bugün, bundan söz etmek istiyorum. 

Benim hem güzel, hem afacan, hem elinden her iş gelen yardımcım, kardeşim Burcu Nazlı’nın anne ve babası çok usta aşçı... 

Türkiye’nin pek çok yerinde, yurt dışında Azerbaycan, Moğolistan, Gürcistan’da çalışmışlar. Sevda-Murat Nazlı çiftinin işi gücü yemek yapmak... 

Hatay ve Arap mutfağına çok hakimler… Ama bütün Türk yemekleri de ellerinden geliyor. Bana çok özel mezeler yapıp getiriyorlar…

Mesela Mütebbel (Lübnan Usulü) yaptılar. Közlenmiş patlıcan, tahin, kavrulmuş ceviz var… 

Mesela Humus’la beni tanıştırdılar. Nohut, tahin, biraz limon suyu falan varmış.. 

Mesela Abugannuş diye bir meze yaptılar. Yine közlenmiş patlıcan, kırmızı biber, domates falan.. 

Kendileri, beş vakit namazında insanlar… Mezeleri bana getiriyorlar, “Ben bunları rakının yanında yerim” diyorum,  Afiyet olsun” deyip, ertesi gün bir daha getiriyorlar.. 
…………

Sevda-Murat Nazlı çitfi, en son Tekirdağ’da çalışıyorlardı. Çalıştıkları tesis büyük bir meyhaneydi. Sıkıldılar sarhoşların ağız kokusundan bırakıp geldiler. Kollarında altın bilezik…  İzmit’te hemen iş buldular.. 

Toptancılar Sitesi’nin (KOTKO) arka bölümünde bulunan, Ali Kadir Kul’un sahibi olduğu Aş Kebap isimli bir esnaf lokantasında işe başladılar. 

Et döner, tavuk döner, her gün 8-10 çeşit tencere yemeği, 3-5 çeşit tatlı yapıyorlar. Sabah saat 05.00’de üç çeşit çorba hazırlayarak işe başlıyorlar. 

Eskiden çok fazla müşterisi olmayan Aş Kebap, Nazlı çiftinin mutfağa girişi ile birlikte bölgede popüler olmuş…  Hazırlanan bütün yemekler, saat 14.30 gibi bitiyor. 

Patron memnun, Nazlı çifti hazırladıkları yemekler beğenildiği için gururlu... 

Hemen her akşam iş çıkışı bana uğruyorlar. Hiç elleri boş gelmediler. Ya  hazırladıkları mezeyi, ya köylü pazarından özenle seçtikleri meyveleri getiriyor, ikram ediyorlar. 

İnsanların hayatı yemek yapmak, bunları ikram etmek ve yaptıkları yemeğin beğenildiğini görmekten zevk almak üzerine kurulmuş... 
…………………….
Murat Nazlı Usta, geçen hafta KOCAELİ ZİRVE ailesini  çalıştıkları dükkana davet etti.  

Saat 15.00’ı bulmuş, dükkanda yemekler bitmiş, el ayak çekilmişti. Patron Tahsin Keskin, bütün ekibi topladı (Kendisi, ben, Burcu Nazlı, Selinay Karkin) KOTKO’nun yolunu tuttuk. Aş Kebap’ı bulduk. 

Nazlı çifti, bonfile uçlarından mükemmel bir saç kavurma hazırlamış. Sotelenmiş etlerin ortasında nefis bir de tereyağlı pilav... Bu ana yemekle yetinmemişler..

Masaya Arnavut ciğeri, patlıcan temelli pek çok yemek, İzmir köfte, tavuk sarma falan da dizmişler…

Benim için vakit ters... Zaten öğlen yemeklerini kaldırmışım. Ama bize sunulan yemekler daha tadına bakmadan, insanı gözlerinden vuruyor. 

Yumulduk hepsine... Özellikle Tahsin Keskin bir hayli açmış... Saç kavurmayı da pek sever.. Koca tepsinin neredeyse yarısını Tahsin Keskin yedi. 

Kalanını da soğuk su eşliğinde biz bitirdik. Bir sohbetimizde Sevda Hanım’a “Bol şerbetli revaniye bayılırım” demiştim. Bana özel bol şerbetli  revani yapmış. Yemeğin sonunda bu da geldi.

Lokantanın sahibi Ali Kadir Kul,  yemek yapmak için gereken malzemelerin en kalitelisini, en iyisini günlük olarak alıyormuş. 

Nazlı çifti,  “Yemeklerin kalitesi, bizim elimizin lezzetinden çok işyeri sahibinin aldığı kaliteli malzemelerden geliyor” diyecek kadar mütevazi…

Müthiş bir yemek yedik. Ben iki gün yemek yiyemedim. 

Diyeceğim şu… Kaliteli malzeme ile kaliteli eller tarafından sevgiyle yapılmış yemeklerden yemek, bir insan hayatındaki en keyifli  anlardan biridir. 

Bütçeniz çerçevesinde  kendinize bu iyiliği yapın. 

Nazlı çiftinin yemeklerini yaptığı KOTKO’daki Aş Kebap’ta üç kap yemekten oluşan tabldotun fiyatı  35 TL. 

Yolunuz KOTKO’ya düşerse, tavsiye ederim bu dükkandaki yemekleri mutlaka tadın... 

İyi pazarlar.
 

[email protected]

YAZIYI PAYLAŞ!

Yorumlar / 4

  • Kudret | 05 Eylül 2022 11:18

    Abi alkol yazılarını bırakma, bu şehir yaşamayı seven ve bilenlerin şehri.yobazları ciddiye alma

  • Baki | 04 Eylül 2022 21:32

    Lay laylom yazılar. Ye iç yaz...

  • sevda murat nazli | 04 Eylül 2022 13:40

    canım abim kalbi güzel kalemi şeffaf abim Allah seni başımızdan eksik etmesin teşekkür ederim ellerinden öperiz bu topluma hep senin şeffaflığında insanlar lazım

  • VAKANÜVİS | 04 Eylül 2022 11:10

    Sayın çiğit; Bilecik girişinde, orman içinde, tahir le yediğiniz ( KUZU PİRZOLA +PORTAKAL SUYU) mu lezzetli ...(ARNAVUT CİĞERİ +bol ŞERBETLİ REVANİ+)Mİ daha lezzetliydi. Yoksaa güya özgür gazetesi'nde yediğiniz yemekler mi lezzetli idi.........

YAZARIN SON 5 YAZISI
28Ekm

ZİRVE’de veda yazısı 

27Ekm
26Ekm
25Ekm

200 TL ne kadar değersizmiş!

24Ekm