Tüm Türkiye’de yaşamanın maliyeti geçen yıla göre yüzde 100’e yakın arttı.
Yaşanan ekonomik gerileme, yetersiz asgari ücret, çok düşük emekli ücretlerine bir de kira artışlarına eklenen korkunç zamlarla birlikte kentte yaşam zorlaştı.
Yaşanan tüm bu gelişmelerden nasibini alan İzmit’in de Türkiye’nin diğer kentlerinden fazla bir farkı kalmadı.
Sosyal devlet ihtiyacı çok daha fazla ortaya çıkıyor artık.
İzmit Belediyesi, yerel seçimlere sadece 20 gün kala İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden Kent Lokantaları Projesi’ni aldı ve uygulamaya koydu.
İBB’den çalıntı olması beni hiç ilgilendirmiyor. Halka dokunan bir hizmet olduğu sürece Tanzanya’dan alınmış olmasının da bir önemi yok.
Zaten İzmit Belediyesi’nin son 5 yıl içinde kendisinin geliştirdiği halka dokunan bir projesini hatırlamıyorum.
Her ne kadar çalıntı olsada bu projenin orta alt ve alt gelir grubuna ciddi bir destek sağladığını söylebiliriz.
İzmit Belediyesi, keşke bu projeyi amacına uygun olarak hayata geçirebilseydi.
Keşke projenin alındığı İBB’yi taklide devam etselerdi.
Keşke İBB’yi izlemeye devam etselerdi.
İBB’yi takibi bırakan İzmit Belediyesi, daha bir ay geçmeden İzmit Kent Lokantası’nda işi eline yüzüne bulaştırdı.
Günde bir saat hizmet veren İzmit Kent Lokantası’ndan şikayetler her geçen gün artmaya devam ediyor.
29 Nisan Pazartesi günü yakın bir arkadaşım beni aradı.
Kent Lokantası ile ilgili yazılar yazdığımı bildiği için beni öğlen yemeğine İzmit Kent Lokantası’na davet etti.
Telefondaki arkadaşım, ‘’Eminol, iyi malzeme çıkacak sana. Çünkü yanımda bir arkadaşım daha var. Oraya her gittiğinde ya nohut ya da etsiz bol sulu kuru fasülye çıktığını söylüyor. Menüyü hala 40 liradan satıyorlar ama verdikleri yemekle bir insanın doyması mümkün değilmiş. Orda yemek yiyen biri mutlaka başka bir atıştırmalık daha yemesi gerekiyormuş. Sen de gel de beraber burda bi yemek yiyelim’’ dedi.
O gün benim başka bir yere sözüm olduğu için gelemeyeceğimi ancak kendisinin yemek yiyip, fikirlerini benimle paylaşmasını önemle rica ettim.
Arkadaşlar yarım saat sonra beni aradılar.
İzmit Kent Lokantası’na giden arkadaşlarımızın yediği menüde gerçekten de nohut varmış. Ana yemek Nohut dışında mercimek çorbası, pilav, ayran, 1 küçücük ekmek ve 1 bardak su mevcutmuş.
Doymadan masadan kalkmışlar.
Ben de kendilerine yarın için de aynı şekilde İzmit Kent Lokantası’na gidip yemek yemelerini rica edip, yine menüyü benimle paylaşmalarını rica ettim.
Çünkü bir gün çıkan yemekle bir projeyi değerlendirmek haksızlık olur, diye düşündüm.
İzmit Belediyesi, 30 Nisan’daki menüde bir değişiklik yaparak ana yemek olarak müşterilerine ıspanak vermiş. Ana yemeğin ıspanak olduğu o gün menüde bol sulu yayla çorbası, makarna, küçücük bir ekmek, bir bardak su ve yoğurt varmış.
Seçimden önce ana yemek olarak verilen et döner, köfte ve diğer etli yemeklerin şimdi İzmit Kent Lokantası’nda esamesi okunmuyor.
İşte ben yazılarımda tam da bunları anlatmaya çalışmıştım ama okuyucularımızdan bazıları ‘’Sen Kent Lokantası’na karşı mısın?’’ diye yorumlarda bulunmuşlardı.
Asla…
Ben Kent Lokantası’na karşı olmadığım gibi yaygınlaştırılmasından yanayım.
Ancak İzmit Belediyesi’nin yaptığı gibi değil elbette.
İzmit Belediyesi’nin çalıntı projesi olan Kent Lokantaları, İBB’de nasıl işliyor biliyor musunuz?
Tıkır, tıkır…
Üstelik İzmit Kent Lokantası gibi 40 liraya satılan İBB’nin menülerinde neredeyse etsiz gün yok.
Fazla söze gerek yok.
İşte size İBB’nin Kent Lokantaları’nda çıkan son 3 günün menüsü:
30 Nisan İBB GÜNÜN MENÜSÜ - 40 TL.
*Mercimek çorbası
*Etli patates
*Pirinç pilavı
*Elma
*Ekmek
*Su
29 Nisan İBB GÜNÜN MENÜSÜ - 40 TL.
*Ezogelin çorba
*Dana Haşlama
*Makarna
*Elma
*Ekmek
*Su
27 Nisan İBB GÜNÜN MENÜSÜ - 40 TL.
*Domates çorbası
*Sulu köfte
*Bulgur pilavı
*Yoğurt
*Ekmek
*Su
Bu arada İBB 24 Nisan’da Kent Lokantaları’nda ana yemek olarak et döner vermiş.
Yerel seçimlerden sonra İzmit Kent Lokantası’nda bir kere bile et döner verilmediğini, etli yemeğin çıkarılmadığını ve porsiyonların daha da küçültüldüğünü öğrendim.
Seçimden sonra fiyatın değişmediğini ama kalitenin düştüğünü herkes dile getirirken İzmit Belediyesi’nin bu işi de eline gözüne bulaştırdığını üzülerek görüyoruz.
Öyleyse Kent Lokantaları’nın orta alt ve alt gelir grubu için çok önemli bir ihtiyaç olduğunu düşündüğümüzde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin çok daha kaliteli menülerle çok daha yaygın bir hizmet verebileceğini düşünüyorum.
Haydi büyükşehir göreve…
